06 Kasım 2011

Satıcının Ölümü


Geçtiğimiz Cuma İzmir Devlet Tiyatrosu tarafından sahnelenen Satıcının Ölümü adlı oyununa gittik ve ayakta alkışlanacak bir oyun seyrettik. Muhteşem oyunculuklar, adeta karakterle bütünleşmiş ve daha iyisi olamaz diyebileceğiniz üç performans. Willy Loman’ı oynayan İbrahim Raci Öksüz, Linda Loman’ı oynayan Neşe Arat ve Biff Loman’ı oynayan Ozan Yıldırım… Satıcının Ölümü kusursuz oyunculuklarla güçlenen, mutlaka görülmesi gerek çok iyi bir dram.

Oyun, Amerika’da kapitalist düzen içerisinde, başarısızsanız yaşama şansınızın olmamasını, geçinmenizin imkansız hale gelmesini, bu durumun insanların iç dünyalarını nasıl kararttığını, endişelerini ve hayalleriniz küçük olsa bile bunu gerçekleştirme fırsatı verilmemesini çok iyi bir kurgu ile anlatıyor. Tüketim çılgınlığı ve kapitalizm, her zaman daha fazla paraya ihtiyaç olması, daha fazla paranın her zaman daha fazla paraya gereksinim duyması, aslında daha mütevazi bir hayat yaşamak istesek bile düzenin bizi içine çekmesi ve buna izin vermemesi. Hepsi, yılları yollarda kumaş satma çabası içinde geçmiş bir satıcının yaşadığı trajedi ile anlatılıyor.



Oyun, orijinal adı death of salesman olan bir Arthur Miller dramı. Miller bu oyunla birçok ödül almış ve trajedinin de tiyatroda var olabileceğini kanıtlamış. Oyunun 1951 yılında Laslo Benedek yönetiminde 1985 yılında ise Volker Schlöndorff yönetimi ve Dustin Hoffman’ın oyunculuğu ile iki sinema filmi de çekilmiş. İzlemediğim bu filmleri de mutlaka edinip izlemeyi umuyorum.

Bugünlerde İzmir de iseniz bir akşam kendinize mutlaka 2 saat ayırıp bu oyunu görmelisiniz..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Koşu Kanunu

Afrika'da her sabah bir ceylan uyanır. O ceylan, en hızlı aslandan daha hızlı koşması gerektiğini bilir, yoksa ölecektir. Afrika'da ...