20 Eylül 2013

Hayal, hayallerim, Ali İsmail'in Hayalleri?

Şuan otobüsle İzmir'den İstanbul'a giderken üniversite yıllarında yaptığım sayısız otobüs yolculukları aklıma geldi. İstanbul-Ankara arasını kaç kez gittim kim bilir.

Yolculuklarımda unutamadığım, yada beni en çok etkileyen olay 1999 Gölcük Depremi sonrasında otoban kenarına kurulan çadırkent'ler. Yıllarca her yolculuğumda yanından geçtiğim ve seyretmekten başka hiçbir şey yapamadığım acı alanları.

Diğer bir aklımda kalan ise Bolu Dağı’nda verilen molalar. Neredeyse her mola aklımda poster. O kadar çok sevdim ki o dağda, ormanın içinde biraz durabilmeyi.

Yolculuklarımdan aklımda kalan diğer bir durumda hayallerim. Hayallerime yön verende hep kulağımdaki müzik. Bu yazıyı da aslında yine hayal üzerine yazıyorum. Kulağımda yine müzik ama hayal yerine gözümde daha çok uyku. Hayal kurmak yerine uyumanın daha kolay geldiği yaşta yada hayat yorgunluğundayım.

Hayatım, gerçekleştiremediğim hayallerimle dolu. Ama bu mutsuz olduğum anlamına kesinlikle gelmiyor. Aslında tam da tersine hayata daha güçlü bağlar insanı hayaller. İlla da gerçekleşmesi gerekmez. Hayallerde gerçekler kadar güzeldir.

İstanbul-Ankara arası yolculuklarımda kurduğum en büyük hayalde neydi biliyor musunuz? Yine yolculuk...
Bir organizasyon hayal ederdim kulağımdaki müziklerin etkisiyle. Bir otobüs. O otobüsü dolduran ünlü müzisyen ve grupları. Organizasyonu benim ve arkadaşlarımın yaptığını, gönüllü bir turnede olduğumuzu, konserlerin doğuda olduğunu, gittiğimiz yerlerin otobüstekilerin daha önce konser vermediği yerler olduğunu hayal ederdim. Hatta organizasyonun çok etkili olduğunu ve büyük şehirlerden de gençlerin bu konserlere geldiğini, benim gibi insanların doğuda, daha önce hiç gitmediği ve bilmediği insanların yanına, saçma siyasetçilere inat bir araya geldiklerini hayal ederdim. Ve biliyordum ki barış istiyorsanız bu işi bırakmamanız gereken tek grup var, siyasetçiler...

Ne kadar da safça bir hayalmiş oysaki...

Safça da olsa güzeldi işte ve hayallerde gerçekler kadar güzeldi.
Bazen daha da güzel...

Ben Ali İsmail Korkmaz'ın yaşında, korkmadan hayal kurmaya başlamıştım... Onun hayallerini hayata geçirmesine izin vermediler...
Artık hayallerden bile korkuyorlar...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Koşu Kanunu

Afrika'da her sabah bir ceylan uyanır. O ceylan, en hızlı aslandan daha hızlı koşması gerektiğini bilir, yoksa ölecektir. Afrika'da ...